[1] Yazarın adı, İÖ V. Yüzyılda “Herodot” diye bir isim olmadığından, metin içinde kaynaksal adıyla, yani “Herodotos” olarak geçmektedir.
[2] Procopius (1994) İstanbul’da Iustinianus Döneminde Yapılar, Birinci Kitap, Arkeoloji ve Sanat Yayınları, İstanbul, s.16.
[3] Herodotos (1991) Herodot Tarihi, Çev. M. Ökmen, Remzi Kitabevi, İstanbul, s.533. Nil nehrine firavunlar
“Hapi”, Anadolu İon ve Yunanlılar “Khrysonoas-Nileos”, Arap’lar, deniz anlamında “Bahr” demişlerdi. ML./XIV, 521, 522.
[4] Bahsini ettiğimiz yanlış anlamalar, Herodotos’un yanlışlığından değil, günümüzde de sıklıkla raslanan aynı adlı birkaç kentin var olması ve bunların yerlerinin belirlenememesinden kaynaklanıyor. Mısır ve Bangweule Elephantine’inde, Etiyopya Thebai ve Syene’sinde olduğu gibi. Etiyopya’lıların kuzeye olan göçlerinin ardından, aynı isimleri, Mısır’da kurdukları kentlere de verdikleri anlaşılıyor. Örneğin, Athena’nın Tritonis gölü (Viktorya) yakınlarındaki kentinin adının “Skherie” olduğunu, Homeros’tan öğreniyoruz. Homeros (1988) Odysseia, Çev. A. Erhat; A. Kadir, Can Yayınları, İstanbul, V.34, VI.8, VII.79, XIII.160.
[5] Buradaki “güney” sözcüğü, Nil’in doğduğu noktadan önceki güneyi değil, Nil deltasına göre güneyi, yani Etiyopya’yı kastediyor.
[6] Herodotos, a.g.e., II.28. Konuyla ilgili coğrafi verileri, haritada yeri belirtilen, Afrika’nın Bangweulu bataklıkları çevresinde bulabiliyoruz.
[7] Herodotos, a.g.e., II.28, dn.53.
[8] Kritias’ın Afrikadaki flora ve favna anlatımlarıyla Altın elma (Madagaskar elması) anlatımları için Bkz. Platon (2001) Kritias, Çev. E. Güney; L. Ay, Sosyal Yayınlar, İstanbul, 114d-115b.
[9] İstanbul’daki Kadıköy’le, Balıkesir İli, Balya İlçesi’ne bağlı Kadıköy; ya da Ağrı İli, Patnos İlçesi’ne bağlı Edremit Köyü ile Balıkesir İli’nin Edremit İlçesi’yle olan isim benzerliklerindeki bağlantılarda olduğu gibi.
[10] İnsanların, Antik dönemde kuşların göç yollarını takip ederek sulak ve verimli topraklara ulaştıkları biliniyor. Zambiya Elephantine’i de böyle bir yer. “Elephantine” kelimesi, günümüzde; fil gibi, çok büyük, iri, çok ağır anlamlarında kullanılıyor. Bu nedenle, fillerin yaşamına hiçbir zaman uygun olmamış aynı isimdeki Mısır kentine bu adın, Zambiya Elephantine’sinden Mısır’a varan Ethiopialıların, atalarına ve anılarına bağlılıkları nedeniyle verildiği ortada.
[11] Bu göl, 1,620 m derinliğindeki Baykal Gölü’nden sonra, dünyanın en derin ikinci gölüdür.
[12] Bu kentler, olasılıkla Asyalı Tokaralıların İÖ 4. binde Afrika’ya gelmelerinden önce, Yangshao kültüründe gördüğümüz yurt, ya da piramit tipi yapılardan oluşmuş ilk köy yerleşimleri olabilir. Odysseia’da, Athena’nın
Tritonis (Viktorya) gölü civarında, Phaiak’ların yaşadığı topraklardaki kentinin Skherie olduğunu,
Homeros’tan öğreniyoruz. Homeros, a.g.e., VI.8.
[13] Zambiya Elephantine’i.
[14] Herodotos, a.g.e., IV.180, 186-189, 191.
[15] Kioga (Kyoga) gölü.
[16] Harita üzerinde yaptığımız kuş uçumu kaba bir hesaba göre: Kyoga gölünün çıkışından itibaren, kayıkların yüzebilir hale geldiği Hartum’a (Khartoum) kadar uzaklık, yaklaşık 1800 km . Bu mesafe, günde 45 km’lik bir
yürüyüşle kırk günde alınmış. Hartum-Meroe arasıysa yaklaşık 370 km . Bu mesafenin ise, kayıkla günde 31 km gidilerek 12 günde alındığı ortaya çıkıyor. Buna göre, günde yürüyerek alınan yolun, kayıkla varılan mesafeden 14 km daha fazla olduğu ortaya çıkıyor. Kaba bir hesaplamada bile, verilen bilgilerin doğruluğu ortada.
[17] Herodotos, a.g.e., II.29.
[18] Viktorya gölünde pek çok ada var, kuzeydoğudan itibaren: Sigulu; bunun güneyinde Lolut; Buvuma; Bugaia,
Kome; Sese; doğusunda Bukasa; güneyinde Bugaia; güneybatı köşedeki Emin Paşa körfezinde Maisome;
Baumann körfezinin batısında (gölün güneydoğu köşesi) Ukerewe; bunun kuzey yakınında Ukara; gölün kuzeydoğu köşesinde Rusinga.
[19] Bugün, Meroe ve Nil’in doğusunda kalan bu toprakların kuzey kesiminin büyük bir kısmı, Sudan’a ait.
[20] Sina yarımadasına Mısırlılar daha çok Feyruz (Fairouz-Firuze) diyorlar. Arapça’da “Türkuaz” anlamına geliyor. Çin’in güneyinde Seresler’e ait toprakların Si-nä, ya da Sinae olarak anılması, bu topluluğun kökeninin, tufan sonrası Sina yarımadasından geldiğinin en belirgin ifadesidir.
[21] Herodotos, a.g.e., II.30.
[22] Erhat, A. (2002) Mitoloji Sözlüğü, Remzi Kitabevi, İstanbul, s.170.
[23] Akropolisteki tuz gölüyle, Poseidon’un sık sık gittiği Etiyopya’daki (Aithiope-Yüzü yanıklar ülkesi) Turkana
gölü ve Chalbi tuz çölünü hatırlayıp bağdaştırmamak olası değil. Herodotos, a.g.e., dn.330. Erhat, A. a.g.e., s.170, 252.
[24] Bugünkü İç Moğolistan ve Çin’den sonra, ikinci anavatanı olan Etiyopya.
[25] Herodotos, a.g.e., VIII.55.
[26] Herodotos, a.g.e., II.23.
[27] ML/ XIX.451.
[28] African Latitude-Lake Turkana & Chalbi Desert-Trekking, Safari...: www.afeicanlatitude.com/african-latitude-kenya-Lake-turkana-chalbi-desert.htm-34k
Bize göre, makalede verilen süre abartılı olmalı. Zira, İÖ 4000-3500 yılları arasına tarihlediğimiz Nuh tufanına neden olan Marduk (Apollon Karneios) ya da “X gezegeni”, Afrika’da Turkana gölü, Çin’de Yen-men doğrultusunda geçmişti. Bölgedeki volkanik lavların, bu geçiş sırasındaki atmosfer sürtünmesi nedeniyle gezegenden yeryüzüne düşen kızgın ateş toplarından oluştuğu anlaşılıyor. Zira, Etiyopya’da buraya en yakın Fentale, Kone ve Tulu Moje volkanlarının uzak çevrelerinde bile olmayan lav birikintilerini, Turkana gölü çevresinde görmek mümkün. Oysa Turkana gölü, en yakın Tulu Moje’ye, yaklaşık 750 km uzakta. Dolayısıyla, gölün varlığı en çok, günümüzden altı bin yıl öncesine dayanıyor.
[29] Herodotos, a.g.e., III.17-24.
[30] Yunanca, "uzun ömürlü” anlamına gelen kelime, Ökmen ve Meydan Larousse’un ilgili maddesine göre, masalsı ya da efsane halkının adı olarak belirtilmekte. Bin yıl yaşadıklarına ve her zaman genç kaldıklarına
inanılırdı. Herodotos, a.g.e., III.17, dn.88. ML./XIII.56. Çin mitolojisindeki ölümsüzlük hakkında Bkz. Gamalı Haç (wan-zi / van-dzı); Ölümsüzlük otu (Zhi / cı); Ölümsüzler (Xian / şyen); Peng-zu (Pınğ-dzu); Uzun ömür tanrısı (Shou-xing / şoğ-şinğ). Eberhard, W. (2000), Çin Simgeleri Sözlüğü, Çev.A. Kazancıgil; A. Bereket, Kabalcı Yayınevi, İstanbul, s.121, 240, 241, 249, 310.
[31] Kambyses II veya Kambis II veya Kambuciya II, Pers kralı (İÖ 528-521). II. Keyhüsrev’in oğlu...., ML./X.417, 418.
[32] Bu Elephantine kenti, Mısır’daki Elephantine’dir.
[33] Herodotos, a.g.e., III.19, dn.89. İkhthyophagos’ların Mısır Elephantine’nindeki varlıkları, kentin Etiyopyalılar tarafından kurulduğuna işaret ediyor.
[34] Herodotos, a.g.e., III, 20.
[35] Etiyopya kralının şarabı sevdiği açık. Nuh’un da şarap içiyor olması, aynı bölgenin iki yöneticisi arasındaki
benzerlik yönünden ilgi çekici.
[36] Asya’daki Kuş devletinin kökeni, Afrika’da Somali-Rendille ve Güney Etiyopya’ya dayanıyor. Bu halk, Etiyopya kaynaklı Gabbar dilini zamanla değiştirerek Borana Oromo dili şekline dönüştürmüş. Cultural profile of the Gabbra People of Kenya and Ethiopia:
Orvillejenkins.com/profiles/gabbra.html-10k
[37] Olasılıkla, günümüzdeki Tana gölü kıyısındaki Bahr Dar kenti, ya da yakınlarındaki bir yer olabilir?
[38] Herodotos, a.g.e., III.97.
[39] Herodotos, a.g.e., dn.104.
[40] ML./VIII.282.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder